Hüseyin Cahit Yalçın – Talat Paşa’nın Hatıraları PDF Oku indir
Hüseyin Cahit Yalçın – Talat Paşa’nın Hatıraları PDF Oku indir, e-kitap sitemizde Hüseyin Cahit Yalçın – Talat Paşa’nın Hatıraları kitabını araştırdık. Ayrıca Hüseyin Cahit Yalçın tarafından kaleme alınan Hüseyin Cahit Yalçın – Talat Paşa’nın Hatıraları kitap özetinin yanı sıra, Hüseyin Cahit Yalçın – Talat Paşa’nın Hatıraları pdf oku, Hüseyin Cahit Yalçın – Talat Paşa’nın Hatıraları yandex, Hüseyin Cahit Yalçın – Talat Paşa’nın Hatıraları e-kitap pdf, Hüseyin Cahit Yalçın – Talat Paşa’nın Hatıraları PDF Drive, Hüseyin Cahit Yalçın – Talat Paşa’nın Hatıraları Epub gibi indirme linklerini de bulacaksınızdır.
Hüseyin Cahit Yalçın – Talat Paşa’nın Hatıraları PDF indir Oku
Talât Paşa bu anılarını, mütarekeden sonra memleketi terke mecburiyet hissederek Almanya’ya çekilmiş olduğu sıralarda kaleme almıştır. Meşrutiyet devrinin en yüksek simalarından birisi olan Talât Paşa bize çok alakaya şayan bu mühim zamanlar ile ilgili pek mühim malumat verebilirdi. Lakin haller ve şartlar onun tam bir ”anıt” yazmasına imkân bırakmamıştır. Böyle olmakla birlikte, temas ettiği bahsi tamamıyla tenvir etmiş (aydınlatmış) ve bize mühim bir vesika bırakmış olduğu şüphesizdir. ”Tanin” gazetesinde Talât Paşa’nın anılarını neşretmek istediğimiz vakit, bunun zaman saygınlığıyla münasip bir hareket olup olmayacağını epeyce düşünmüştüm. Çünkü Meşrutiyet devrinin sadrazamı o devrin en acı vakalarından birine temas ediyordu. Osmanlı İmparatorluğu tasfiye edilmiş, bunun harabeleri içinden çiçeği burnunda ve diri bir milli Türk Cumhuriyeti çıkmış olduğu için, eski anılar üzerinden sünger geçirerek maziyi unutmak ve yeni devrin kardeş vatandaşları halinde yaşamak şartlarını kuvvetlendirmek bir vazife idi. Lakin tarih ortadan kaldırılamaz. Onun her tarafını aydınlatmaya çalışmak istikbali daha emin surette hazırlamak hususunda faydalı olur. İşte bu mülahazaya mebnidir ki bu (düşünceye dayanaraktır ki) bugünkü mesut neticelere varıncaya kadar ne zor ve karanlık yollardan geçtiğimizi ortaya koyan bu vesikayı matbuata tevdi etmekte (vermekte) tereddüt etmemiştim. O günlerde tamamen mazi demek olan bu anılar, bu günün şartları içinde tam bir aktüalite halini aldı. Zamana, tarihe, eski günlerin hallerine ve şartlarına bakılmaksızın, Türk şeref ve haysiyetine düşmanlar tarafından hücumlar, Türkün hakkını gasp için iftiralı faaliyetler başlamış yer alıyor. Bu durum içinde, Talât Paşa’nın anıları hususi bir özen ve kıymet kesbediyor. Talât Paşa vatanını çok seven, vatanının hayrı ve selameti uğrunda nefsine varıncaya kadar her şeyini feda etmeye hazır bulunan bir şahsiyetti. Bıraktığı anılar bu noktadan da bizi tenvir edebilir.
Memlekete yaptığı hizmetler içinde bu anılar bugünün en takdir ve şükran ile yadedeceği bir eserdir. Birçok kimse anıtımı yazmak için beni teşvik ettiler, muhtelif cemiyetler bu maksatla bana müracaat, hatta bu hususta maddi menfaat teklif ettiler. Meşrutiyetten önce ve sonra ”İttihat ve Terakki Fırkası’nın” kurulması ile ilgiliki anılarımı ve o zamanki iç ve dış siyasete müteallik (ilişkin) hadiseleri siyasi bir anı defteri şeklinde değil, fakat tarihi bir tenkid halinde sonradan yazmayı tasavvur etmiştim. Lakin, asırlardan beri devam edegelmiş sinsi bir siyasetin bugün Osmanlı devletine arzu ettiği şekli vermek üzere ileri sürdüği haksız ithamlara tahammül edemeyeceğimden aşağıdaki izahları mufassal (ayrıntılı) anılarıma giriş ve bunun yanı sıra da haksız ithamlara yanıt olarak yazmaya karar verdim. Bildiğim hadise ve hakikatleri burada tam anlamıyla sıralamaya imkân yoktur. Lakin söyleyeceklerimin hepsi hakiki hadisattan ibarettir. Şark meselesi gösterildiği gibi bir insanlık ve Hıristiyanlık meselesi değil, bilakis bir nefret ve menfaat meselesidir. Türk devletinin dahili işlerine yapılan müdahaleler hep buna müstenittir (dayandırılmıştır). Filhakika Türk devletinin, Türkler de dahil, bütün tebaasına iyi muamele temin eden muntazam bir idare kurmaya muvaffak olduğunu iddia etmek bir cürettir. Lakin bu husustaki hatayı yalnız Türklere yüklemek de doğru değildir. Rusların Yahudilere ve Müslümanlara ve hatta, müstebit Çarlığa karşı gelen Hıristiyanlara yaptıkları vahşet her ne kadar insanlık hislerini galeyana getiriyorsa da Avrupa’nın insaniyetperver diplomatları bu hususta en ufak bir söz söylemek cesaretini gösteremediler. Rusya ile ilgiliki en ufak bir şikâyetin harbe sebebiyet verebileceğini biliyorlardı; bunun için susmayı tercih ettiler. Hürriyetin hamisi rolünü takınan, hukuku beşer (insan hakları) beyannamesini neşreden Fransa, vahşi ve müstebit Çarlığa her türlü yardımda bulunmaktan utanmadı ve 1871 harbinden sonra bu müstebit devletle bir ittifak dahi yaptı. Almanya’ya karşı kuvetli bir Rusya kurulacaktı. Çarlığın istibdadı sağlamlaştırıldı.
Rusya’nın Türk ıslahat teşebbüslerine karşı çıkardığı manilere göz yumuldu. Türkiye’nin ıslahat yapması hiçbir zaman ciddi olarak arzu edilmedi. Muahedelerde adı geçen ıslahat mahiyet saygınlığıyla birer müdahaleden başka bir şey değildir. Bir devletin kontrolündeki terakki ve ıslahat onun siyasi ve iktisadi istiklaline tâbidir (bağlıdır).
Hüseyin Cahit Yalçın – Talat Paşa’nın Hatıraları PDF indir Tıklayın