PDF

Karla Mclaren – Aura ve Çakra Kullanma Kılavuzu PDF Oku indir

Karla Mclaren – Aura ve Çakra Kullanma Kılavuzu PDF Oku indir, e-kitap sitemizde Karla Mclaren – Aura ve Çakra Kullanma Kılavuzu kitabını araştırdık. Ayrıca Karla Mclaren tarafından kaleme alınan Karla Mclaren – Aura ve Çakra Kullanma Kılavuzu kitap özetinin yanı sıra, Karla Mclaren – Aura ve Çakra Kullanma Kılavuzu pdf oku, Karla Mclaren – Aura ve Çakra Kullanma Kılavuzu yandex, Karla Mclaren – Aura ve Çakra Kullanma Kılavuzu e-kitap pdf, Karla Mclaren – Aura ve Çakra Kullanma Kılavuzu PDF Drive, Karla Mclaren – Aura ve Çakra Kullanma Kılavuzu Epub gibi indirme linklerini de bulacaksınızdır.

Karla Mclaren – Aura ve Çakra Kullanma Kılavuzu PDF indir Oku

Aura ve Çakra Kullanma Kılavuzu insan bedenindeki esrarengiz enerji sisteminin nasıl tedavi edilip korunacağını anlatan son derece enteresan bir kitap. Karla McLaren, çakralarınızı, geçmiş acıların oluşturduğu hasarlardan arındırmayı ve auranızı saldırgan, işgalci enerjilerden korumayı öğretiyor. Topraklama adı verdiği bir teknikle, beden, zihin ve yeryüzü içinde içsel bağlantının nasıl sağlanacağını; auranın doğal sınırlarının nasıl tanımlanacağını ve auranın nasıl yorumlanacağını açıklıyor. Aura adı verilen enerji alanını görsel teknikler aracılığıyla tedavi etmenin yollarını gösteren yazar, duyguları yönlendirmeyi öğrenerek verimli ilişkiler kurmanın ve hiçbir işe yaramayan; kişiyi yalnızca duraksatan davranış kalıplarından kurtulmanın olabilecek olduğunu ortaya koyuyor. Son derece basit meditasyon metotlarıni uygulayarak yaşamı manalı kılmanın yollarını gösteren Aura ve Çakra Kullanma Kılavuzu, kendinizle bağlantı kurmanız; bireysel kaderinizin zengin ve manalı yolunu bulmanız için eşsiz bir fırsat. Aura ve çakra bilgisi çok uzun süredir yalnızca mistiklerin ve psişiklerin tekelindedir. Bu, spiritüelliği; tinselliği yaşamın sınırlarının dışında sürgüne yollamış olan Batı kültürü adına anlaşılır bir durumdur ve bir o kadar da şanssızlıktır. Bugün, mistikler ve psişikler bizim tinselliğimizi zaptetmişken bizler de anlamdan mahrum bırakılmış bir dünya çapında hırpalanıp duruyoruz. Kendi maneviyatımızla veya Tanrı’yla kişisel bir bağlantı kurmaksızın, istediği kadar paralı ve gösterişli olsun, aslında ölüler diyarında yaşıyoruz. Spiritüel iletişim kabiliyetlerimizi din adamlarının, şamanların veya gizemcilerin eline teslim ederek en harikulade ve en gerçek tekamül macerasını deneyimleme şansını kaçırıyoruz: Kendimizle bağlantı kurmanın, bireysel kaderimizin zengin ve manalı yolunu aramanın peşine düşmüyoruz. Kişisel bir anlamı olmadan, hayat yalnızca olabileceğinin soluk bir gölgesidir. Halihazırda varolan güvenilir bir spiritüel yola derin alaka göstermek bazılarına manalı gelebilir ama bu herkes için geçerli değildir. Bunu anlamak için dinlerin kendi içlerinde ne kadar çok mezhebe ayrıldığına bakmak yeterli gelmektedir. Bütün dinleri barındırdığı söylenen Hıristiyanlık, en paramparça olmuş dinlerden biridir; birbiriyle çatışıp savaşan fraksiyonlardan, enteresan enteresan mezheplerden ve kökten dinci ideolojilerden ibaret hale gelmiştir. Aralarındaki tek ortak fikir İsa peygambere bağlılıktır; buna karşın davranışları, görüntüsü ve öğretisiyle alakalı kabuller mezhepten mezhebe büyük değişiklikler gösterir.

Hemen her dinde de durum böyledir. Dinler içindeki tek ortak nokta daha üstün bir varlığa inanç ve bu inancı diğerleriyle (genelde zor tercih ederek) paylaşma arzusudur. Çoğu din bağımsız düşünceyi yadsır ve Tanrı’yla özerk bağlantıya izin vermez. İzin verselerdi din değil felsefe toplulukları olurlardı. Benim felsefe topluluğuma hoş geldiniz. Kurallar kolay bir şekilde. Sizin kabiliyetlerinize ve zekanıza güveniyorum; Tanrı’ya ve İsa’ya inanıyorum ama kendi bildiğim yoldan. Aynı zamanda Allah’a da inanıyorum. Lao Tse’ye, Krişna’ya, Buda’ya, Horus’a ve Osiris’e de inanıyorum ve Kurt Vonnegut, Jr.’a da inanıyorum. Yeni Çağ öğretisinin paraya, güce ve müthiş sağlığa odaklı olması beni yoruyor. Ben bildiğimiz dünya çapında Tanrı’nın kendisi değil ama çocuğu olarak yaşamayı tercih ediyorum. Benim psişik tedavi araçları ile alakalı çalışmalarım güç veya müthişlik kazanmak için değil; zihnimi ve ruhumu arındırarak daha sağlıklı bir rehberliğe sahip olmak ve kendi çözebileceğim sorunlarla Tanrı’nın zamanını almamak için. Burası ne yeni bir dinin merkezi ne de daha fazla güç, daha fazla para veya müthiş sağlık kazanmanın yeri. Ama yeni fikirler istiyorsanız veya harika, karışık, manalı, sahici yaşamınıza geri dönecek bir yol arıyorsanız o zaman benim felsefe topluluğumun bir üyesisiniz ve ben de sizinkinin üyesiyim.

nsanın kendi kendisini iyileştirebilen iyi bir şifacı olması için müthiş psişik güçlere veya durugörü kabiliyetine sahip olması gerekmez. Çok kolay bir şeye; bedenle ilintili bir farkındalığa sahip olmak yeterli gelmektedir. Şayet psişikseniz ve bu kitabı varolan kabiliyetlerinizi daha da geliştirmek için elinize aldıysanız lütfen kendini bilmekten daha büyük bir yetenek olmadığını bilin. Hayatları heba olmuş birden fazla kabiliyetli psişik tanıdım; insanın manevi becerilerini kendisi yerine başkalarında kullanmasının trajik sonuçlarını gözlemledim. Bir başka gözlemim de en iyi şifacıların iyi ve uyumlu insanlardan çıktığıydı; şifalarını genelde tam zamanında yapılmış bir telefon konuşması veya sevgiyle verilmiş bir armağan olarak sunuyorlardı. En kaliteli şifacılar kolları sıvayıp bütün hastalıkları bir çırpıda ortadan kaldıranlar değil, birinin kendi kendisini iyileştirmesine yardım edenlerdir. En kaliteli şifacılar size evrenin yaratıcı enerjileriyle veya Tanrı’yla olan bağınızı hatırlatanlardır. İlahi üstünlük taslayarak yolunuzda durup sizin görüşünüzü kapamayanlardır. Bir başka insanın sizden daha inançlı olduğu yanılsamasına kapılmayın ve bir başkasının psişik güçlerine kendinizinkinden daha fazla güvenmeyin. Şifacılık gösteriş yapma veya kendini abartma fırsatı değildir. Şifacılık, farkında olma yetisi, inanç ve keşiftir. Şifacılık, birilerine kanal olmak; önceki yaşamlarında kim olduğunu söylemek; falcılık yapmak, kehanette bulunmak veya psişik güç gösterileri sıralamak değildir. Yaşamın tadını çıkarmaktır; varolan ve var edilen meseleleri çözmektir. Bu işin aslı, topraklanmaktır. Gerçek bir şifacı iyileştirme gücüne sahiptir çünkü kendi vazifesini yerine getirmekte ve bunu sürdürmektedir.

Kendi sağlığıyla veya rahatsızlığıyla alakalıdir. Hem kendisine hem de bir başkasına karşı dürüsttür. İyileştirme gücünü kullanan bir şifacı, şapkasından tavşan çıkaran bir sihirbaz değildir. Farkındalık metotlarıni kullanır ve destekleyici bir tutumu mevcuttur. Kendisini yetiştirmiştir; hem iyileştirme metotları üzerinde hem de kendi yaşamında mühim çalışmalar yapmıştır. Şifacı mertebesine, iç dünyasını koruyarak ve iyileştirme becerilerini dinç tutarak gelmiştir. Şifacılığı öğrenmeden önce; aura ve çakraları yorumlamayı öğrenmeden önce yapacağınız ilk iş kendinize yer açmak olmalıdır. Kalabalık yaşamınızda ve kalabalık beyninizde bir yer açmalısınız. Aksi takdirde öğrendikleriniz sizi gerçek bir öğrenci değil, bir şarlatan yapar. Bilgiye değil yalnızca malumatlara vakıf olursunuz. Metalleri altına çevirme sanatı olarak bilinen tanınmış simyayı bilirsiniz. Ne kadar da heyecan verici bir fikir, değil mi? Öyle bir gücünüz olduğunu düşünün! Oysa kimsenin böyle bir gücü yoktur. Bunun nedeni simyanın imkansızlığı değil, simyacı olmanın çok ağır bedeller gerektirmesidir; külfetli, eziyetli ve çok uzun bir yol uzanır simyacının önünde. Kadim zamanlarda bir simyacı bütün bitkileri ve büyüleri tanımalı; ateş falına bakmayı ve gaipten haber vermeyi bilmeli; ölü dilleri okuyup yazmalı ve daha da fazlasını öğrenmeliydi. Sizin de pekala tahmin edebileceğiniz gibi bütün bu angarya yalnızca tek bir hedefi olan; altın, altın, altın isteyen insanlar için çok fazlaydı.

Yine de bu zahmetli yolda angaryaları kabullenen; metali altına çevirmekle ilgilenmeyip gerçek bilgiye ulaşmanın büyüsüne kapılan bir avuç simyacı çıktı. Ruh, diğer zenginliklerin farkına varınca altın tutkusu sönüp gidiyordu. Metali altına çevirme işlemi belki gerçekleşti, belki de hiç gerçekleşmedi. Ama simyacılar toplumdaki yerlerini engin ve sınırsız bilgelikleri aracılığıyla kazandılar; gösterişli sihir numaraları saygınlıklarına pek katkıda bulunmadı.

Karla Mclaren – Aura ve Çakra Kullanma Kılavuzu PDF indir Tıklayın

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu