Furug Ferruhzad – Yaralarım Aşktandır PDF Oku indir
Furug Ferruhzad – Yaralarım Aşktandır PDF Oku indir, e-kitap sitemizde Furug Ferruhzad – Yaralarım Aşktandır kitabını araştırdık. Ayrıca Furug Ferruhzad tarafından kaleme alınan Furug Ferruhzad – Yaralarım Aşktandır kitap özetinin yanı sıra, Furug Ferruhzad – Yaralarım Aşktandır pdf oku, Furug Ferruhzad – Yaralarım Aşktandır yandex, Furug Ferruhzad – Yaralarım Aşktandır e-kitap pdf, Furug Ferruhzad – Yaralarım Aşktandır PDF Drive, Furug Ferruhzad – Yaralarım Aşktandır Epub gibi indirme linklerini de bulacaksınızdır.
Furug Ferruhzad – Yaralarım Aşktandır PDF indir Oku
Bu Kitabın Kısa Öyküsü… Haziran 1990. Bir yaz gecesi Ankara’da dostlarla “rmuhabbet sofrasında” toplanmıştık. Laf lafı açtı ve konuşmamız Behçet Aysan’la senelerdır konuşup bir türlü gerçekleştiremediğimiz ortak çalışmalar üzerinde yoğunlaştı. Karşılıklı çeviriler üzerinde mutabık kaldık. Furuğ’dan başlayalım dedik. Aynı yıl ekim ayında Kanada’ya geldim. Temmuz 1993’te, elinizde bulunan kitabı Behçet’e ulaştırmak üzere Ankara’ya gönderdim. Lakin kimi zaman beklenmedik olaylar ileriye doğru atılmak üzere kaldırılan adımları o bitimsiz zaman dilimi içinde adeta dondurur. Furuğ’un dediği gibi; hep düşünmeden önce olur olanlar. Sivas cinayeti nedeni ile çok geç kalmış oluyordum. Behçet bir gün öncesinde aramızdan ayrılmıştı. Ama Behçet’in anısına ve isteğine saygı olarak –ve belki de son haftalarda o sayısız ve aziz yitirmelerin yinelenen acısından dolayı- çalışmaları sürdürdüm. Çalışmaları sürdürdüm derken hep aksilikler, hep kelimeleri tutmamalar, parasızlıklar gibi önüne geçeri aşmaya çalıştım. Çıktı çıkacak diye sürüncemede bırakıldı, Cevat Çapan’ın Cumhuriyetteki yazısına rağmen. Beş yıl geçti.
Döndü dolaştı ve sonunda Behçet’in eşi Adviye Aysan ve şair kızı Eren’in dost yardımları ile şair Ahmet Telli’ye ulaştı. Bu kez basılacaktı artık. Lakin Behçet göremeyecekti sözümüzü tuttuğumuzu. Bunun yanı sıra Furuğ’un şiirlerinden iki kitap daha çevrildi. Biri yitirdiğimiz ozan Onat Kutlar’ın düzeltmeleri ile Celal Hosroşahi’nin[1] çevirisi ve diğeri Cavat Mukaddes’in imzasını taşıyan çeviri, Yapı Kredi Yayını. Kanımca boşluk hâlâ sürmekteydi. Umarım bu boşluk elinizdeki eser ile doldurulur. Kitap birkaç bölümden oluşmakta. Ana bölümde şiirlerin çevirisi yer almakta. Furuğ ile ilgili ve onun şiir yaşamının tarihsel gelişiminin iyi anlaşılabilmesi yönünden paylaştığı kitaplardan örnekler alındı. Furuğ’un ilk dönem şiirlerini kapsayan üç kitap; Tutsak ‘tan altı, Duvar’dan beş, İsyan’dan beş şiir seçildi. Bu üç kitap Furuğ kendi sesi ve havasını bulmadan önceki döneme rastlar. Gençlik, serpilmeler ve bunalım senelerı. Tümü klasik Farsça şiirinin uyak ve vezinlerine dayalı gazel, mesneviler ve dörtlükler biçeminde. Çeviride, şiirlerin anlamlarının yanı sıra, uyakların ve melodilerin de okuyucuya aktarılmasına önem verildi.
Furuğ’un İbrahim Golestan ile tanışıp ve yeniden doğuşundan sonra başlayan ikinci dönem şiirlerini kapsayan iki kitap; Yeniden Doğus’tan otuz şiir (“Yolculuk Şiiri”, “Yazın Yeşil Sularında” ve “Bataklık” dışında kitabın tümü) ve onun özgün sesinin bulduğu ve Farsça şiirde derin etkiler bıraktığı eseri. “İnanalım Soğuk Mevsimin Başlangıcına” tümüyle çevrildi. Umarım günümüz şiirinde kadın sesi olan Furuğ’un çevrisindeki çabalarımız boşa çıkmamıştır. Kitabın ikinci mühim bölümü, okuyucuya Furuğ ile daha açık ve doğrudan bir biçimde tanışma olanağı sağlayan bölüm, yani Furuğ’un babasına yazmış olduğu iki mektubun ve İbrahim Golestan’a yazdığı mektuplardan bazı bölümlerin çevirisidir. Furuğ’un şiirleri bir çok yerde böyle bir “özel ve kişisel” tanışmalara yer bırakmayacak ölçüde açık ve sesli iseler de, mektuplar bu açıdan ilgi uyandırıcı ve düşündürücüdür. Aydın Ağdaşlu’nun da bu mektuplar üzerine yazdığı yazıda duyduğu o derin acı, hasret ve şaşkınlık adeta evrenselleşmiş olan bir duyumsama. Furuğ’un şiirini tanıtmak isterken İran yazın dünyasının yetkin sesinin konu ile alakalı kelimelerini bu kitaba koymamak olmazdı. Günümüz İran edebiyatının kuramcılarından, romancı, şair ve eleştirmen Dr. Rıza Beraheni, Furuğ zamanında ve o zamanının içinde yaşayarak, Furuğ’u ve onun şiirini tanımış ve tanıtmıştır. Halen son sürgününü yaşadığı Toronto’da bu hususta ve yalnızca bu kitaba önsöz olmak üzere bir yazı hazırladı. Modern görüşler ışığında Furuğ’u bize yeniden tanıtan ve bunun yanı sıra İran modern yazınının dünya edebiyatındaki yeri hususunda da aydınlatıcı bilgiler veren Beraheni’nin bu yazısının, şüphesiz araştırmacı okuyucuların, Türkiyeli edebiyat severlerin ve ilerici bireylerin ilgisini çekeceği kanısındayım…