D. M. Dunlop – Hazar Yahudi Tarihi PDF Oku indir
D. M. Dunlop – Hazar Yahudi Tarihi PDF Oku indir, e-kitap sitemizde D. M. Dunlop – Hazar Yahudi Tarihi kitabını araştırdık. Ayrıca D. M. Dunlop tarafından kaleme alınan D. M. Dunlop – Hazar Yahudi Tarihi kitap özetinin yanı sıra, D. M. Dunlop – Hazar Yahudi Tarihi pdf oku, D. M. Dunlop – Hazar Yahudi Tarihi yandex, D. M. Dunlop – Hazar Yahudi Tarihi e-kitap pdf, D. M. Dunlop – Hazar Yahudi Tarihi PDF Drive, D. M. Dunlop – Hazar Yahudi Tarihi Epub gibi indirme linklerini de bulacaksınızdır.
D. M. Dunlop – Hazar Yahudi Tarihi PDF indir Oku
Dunlop’un çevirisini sunduğumuz bu eseriyle birlikte Hazarlar dosyasını kapatmış yer alıyoruz. Daha önce yayınlamış olduğumuz L. N. Gumilev’in Eski Ruslar ve Büyük Bozkır Halkları, Peter Golden’in Hazar Çalışmaları ve özellikle M. İ. Artamonov’un Hazar Tarihi’nden sonra Dunlop’un bu eseri Hazar dosyasını dört değişik açıdan incelemektedir. Bundan sonra Hazarlar hususunda okunacak ilave kitaplarla fakat bir iki virgül atılabilir. Türkiye’de Hazarlar hususunda şimdiye kadar birden fazla makale, birkaç kitap ve bir iki muhayyel roman yazılmıştır. Romanlar üzerinde durmayacağız. Çünkü muhayyeldir ve onlara bakarak bir hüküm verilemez. Lakin Arthur Coestler’in Onüçüncü Kabilesi ve K.A. Brook’un Hazar Yahudileri adlı çalışmalarını kesinlikle ciddiye almıyoruz. Bir kere Coestler Yahudi asıllı bir romancıdır ve meseleye bir romancı muhayyilesi ile yaklaşmıştır. Akadamik bir çalışma sayılamaz ve ortaya attığı hükümler de konunun uzman kişilerı tarafından zaten çürütülmüştür.
Brook’un eserine de çok haklı tenkitler yapılmıştır ve akademik bir çalışma sayılamaz. Çünkü üç kaynak tarayarak, iki ansiklopedi maddesi okuyarak Hazar tarihi yazılamaz. Bunların dışında konuya hissi olarak ulaşan, kurgubilim türünden komplo teorileri içeren çalışmalar da mevcuttur ki, konuya alakalı duyanlar, fakat bolca vakti olanlar tarafından takip edilebilir. Elinizdeki eserin çevirisi önümüze geldikten sonra, baştan sona orijinaliyle karşı karşıya geldirılmış ve gerektiği yerlere bazı ilave notlar konulmuştur. Çünkü yazar, adeta Hazar hususunda uzman bireyleri bir salona toplamış da, onlara konferans veriyormuş havasıyla meseleyi ele almıştır. Esasen bu kitaba çok daha yüksek şerh konulması gerekirdi. Dunlop, herhalde kitabı okuyacak bireylerin zaten birer Hazarolog olduğunu düşünmüş olsa gerek. Bir de onun İstahri, İbni Havkal ve Mesûdî’den yaptığı alıntıların İngilizce çevirilerini fazla güvenilir bulmadığımız için, kendi notlarını muhafaza etmekle birlikte, bunları doğrudan Arapça orijinalinden kendimiz çevirdik. Öyle zannedildiği gibi Batılılar bu işi çok iyi bilir, Arapçayı müthişen bilirler şeklindeki kanaat de yanlıştır. Bunun yanı sıra yazar Arapça “kisra” kelimesinin çoğulu “ekâsire”yi Hüsrev’in çoğulu yapacak kadar yanlış okumalarda bulunmuştur. Hazar Devleti’nin Ruslar tarafından mı yıkıldığı, yoksa Ruslar’ın Guzlarla birlikte hareket ederek ilk darbeyi vurduktan sonra Tuna Bulgarları üzerine yürüyüp, meselenin hallini Guzlara mı bıraktıkları konusu tartışmalıdır. 1.İ. Artamonov’un eserinden Ruslarla Guzların müşterek bir orduyla Hazarlara saldırdıklarını, fakat birkaç şehrin zaptından sonra Hazarların işinin bitirilmesi görevinin Guzların omuzlarına yüklendiğini anlıyoruz. Artamonov bu hususta şöyle der: “Rus vakayinâmelerinde Svyatoslav’ın Volga boylarında ele geçirdiği topraklar için Rusya’nın girdiği bir savaştan söz edilmemektedir.
Bunun nedeni belki de devletin büyük knazın [grandük] kumandasındaki ana kuvvetlerinin bu savaşlara iştirak etmemesi ve savaşın İdilcivarı ve Podonya’daki Svyatoslav’a bağlı gornizonlarla, yeniden zaptedilen bölgelerdeki Rus yerleşimciler ve Guz’larla sürdürülmüş olmasıdır. Çok büyük bir ihtimalle pagan Guzlar, Svyatoslav’ın çekip gitmesinden sonra Ruslar’ın yardımıyla fethedilen Hazar topraklarında hakimiyeti ele geçirmişlerdir. Bundan dolayıdir ki Arap yazarları hiçbir yerde Ruslardan bahsetmeden, Hazarların düşmanı olarak yalnızca Guzları göstermektedirler. Hazarların Ruslara karşı değil de özellikle Guzlara karşı Harezm’den yardım istemesinin sebebi de budur.” (Hazar Tarihi, s. 556)