Hukuk Kitapları

Haksız Rekabet Hukukunda Dürüstlük Kuralına Aykırı Reklamlar ve Satış Yöntemleri PDF indir

Haksız Rekabet Hukukunda Dürüstlük Kuralına Aykırı Reklamlar ve Satış Yöntemleri PDF indir, e-kitap sitemizde Haksız Rekabet Hukukunda Dürüstlük Kuralına Aykırı Reklamlar ve Satış Yöntemleri kitabı ile ilgili bilgi vereceğiz. Remzi Tamer Pekdinçer tarafından kaleme alınan Haksız Rekabet Hukukunda Dürüstlük Kuralına Aykırı Reklamlar ve Satış Yöntemleri kitabı 254 sayfadan oluşup, Ciltli kapak olarak yayınlanmıştır. Haksız Rekabet Hukukunda Dürüstlük Kuralına Aykırı Reklamlar ve Satış Yöntemleri kitabını 9786257088022 numarası ile kontrolünü yapabilirsiniz. Haksız Rekabet Hukukunda Dürüstlük Kuralına Aykırı Reklamlar ve Satış Yöntemleri kitap özeti, Haksız Rekabet Hukukunda Dürüstlük Kuralına Aykırı Reklamlar ve Satış Yöntemleri pdf oku, Haksız Rekabet Hukukunda Dürüstlük Kuralına Aykırı Reklamlar ve Satış Yöntemleri yandex, Remzi Tamer Pekdinçer e-kitap pdf, Haksız Rekabet Hukukunda Dürüstlük Kuralına Aykırı Reklamlar ve Satış Yöntemleri PDF Drive, Haksız Rekabet Hukukunda Dürüstlük Kuralına Aykırı Reklamlar ve Satış Yöntemleri Epub ile alakalı indirme linkleri makalemizde.

Haksız Rekabet Hukukunda Dürüstlük Kuralına Aykırı Reklamlar ve Satış Yöntemleri PDF Oku

Haksız Rekabet Hukukunda Dürüstlük Kuralına Aykırı Reklamlar ve Satış Yöntemleri Kısa Özet

Türk Hukukunda uzun seneler doktrin yönünden ihmal edilen ama gelişen ekonomik koşullar ile birlikte önemi her geçen gün git gide artan *Haksız Rekabet Hukuku*, 6102 Sayılı TTK’nun 54 ila 63. Maddelerinin kapsamı içinde düzenlenmektedir. T.C. Anayasasının 17, 48, 167 ve 172 maddeleri çerçevesinde de rekabete dayalı bir ekonomik düzeni kurmak Devlet için hem bir hak hem de bir ödevdir.

Mehaz niteliğindeki İsviçre ‘deki *Haksız Rekabete Karşı Federal Kanun* gibi ayrı ve bağımsız bir kanun ile düzenlenmesi gerekmektedir. 1533 maddeden bir araya gelen 6102 Sayılı TTK’nun en uzun maddesini oluşturan ve yalnızca uygulamada en s ık rastlanılan haksız rekabet durumlarının başlıcalarını örnek veren m.55 hükmü bile dikkate alındığında bu sonuca ulaşmak kaçınılmazdır. Kaldı ki düzenleme yalnızca ticari alandaki haksız yarışı değil ,tüm haksız rekabet eylemlerini kapsamaktadır. Bu nedenle haksız rekabet kavramı klasik ticaret hukukunun kapsamı dışına taşmıştır.

Akademik hayata girdiğim ilk senelerdan beri haksız rekabet hukuku hep ilgimi çekmişti. Uzun seneler ve çok yoğun bir biçimde yaptığım bilirkişilik görevi sırasında karşı karşıya geldiğım birbirinden enteresan uyuşmazlıklar bu ilgimin çoğalarak artmasına neden olmuştur. Hazırladığım her raporun yüksek mahkeme aşamasını alakayla ve heyecanla takip etmekten hiç vazgeçmedim.

Bunlardan biri elinizdeki bu monografik eserin ortaya çıkmasında mühim bir rol oynamaktadır. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK)’nun bankalara el koyduğu zamanda bir bankanın yaptığı reklam, konunun Türkiye’de ne denli az bilindiği gerçeğini görülmektedirmıştı. Reklamda sabah uyanan iki birinin hikayesi dış sesle anlatılıyordu. İlk uyanan kişi günlük kişisel bakımını yapıp özenle kıyafetlerini giyip İsveç’de üretilen sağlamlığı ile bilinen bir araca biniyor ve bütün trafik kaidelerina uyarak işine gidiyordu. İkinci kişi ise zil çaldıktan çok sonra telaş içinde kalkıp doğru dürüst hazırlanmadan Güney Kore’de üretilen bir araca biniyor, hiçbir trafik kuralına uymadan işe giderken trafik polisinin aracına çarpıyor. İlk kişiyi kendisi ile özdeştiren banka ise reklamın sonunda tercihlerine dikkat etmenin önemi ve yanlış tercihin mağduriyetlere yol açacağı vurgusunu yapıyordu. Bu reklamın haksız rekabete yol açtığı Güney Kore’deki şirketin ikazsı ile Türkiye’de gündeme gelmişti. Daha sonra toplum tarafından çok bi hayli beğeni alan (kısa bir süre sonra da vefat eden) bir iş adamı olan davalı bankanın sahibinin kredi kart sahiplerine çekilişle büyük miktarda davacı şirket araçlarını armağan vermesi ile konu kapanmıştı. Burada asıl enteresan olan husus Türkiye’deki yetkililerin bu reklamdan rahatsız olmamaları idi. Nitekim uygulamanın içine daha fazla girdiğim zamanda de bu durumun özellikle reklam ajansları tarafından çok ihmal edildiği ve şirket üst düzey yetkililerinin ise bu konularda son derece dikkatsız davrandıklarını açık bir biçimde gözlemledim. Bir diğer enteresan olayda da tek satıcılık ilişkisi devam ederken aralarındaki sorunu bahane ederek gazetelere büyük ilanlar vererek belli bir modelin iadesini alacaklarını -ana firmadan habersiz-söyleyen tek satıcının eyleminin haksız rekabete yol açtığının Yüksek Mahkeme tarafından benimsenmesidir ( Olayın tam metni ve değerlendirilmesi için bkz. Pekdinçer, Tamer; Haksız Rekabet ve Marka Hukukuna İlişkin Bilirkişi Raporları ve Mütalaalar I, İstanbul 2015,s.87-108).

Haksız Rekabet Hukukunda Dürüstlük Kuralına Aykırı Reklamlar ve Satış Yöntemleri PdF indirmek için Tıklayın

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu