Jacques Bergier – Lanetli Kitaplar PDF Oku indir
Jacques Bergier – Lanetli Kitaplar PDF Oku indir, e-kitap sitemizde Jacques Bergier – Lanetli Kitaplar kitabını araştırdık. Ayrıca Jacques Bergier tarafından kaleme alınan Jacques Bergier – Lanetli Kitaplar kitap özetinin yanı sıra, Jacques Bergier – Lanetli Kitaplar pdf oku, Jacques Bergier – Lanetli Kitaplar yandex, Jacques Bergier – Lanetli Kitaplar e-kitap pdf, Jacques Bergier – Lanetli Kitaplar PDF Drive, Jacques Bergier – Lanetli Kitaplar Epub gibi indirme linklerini de bulacaksınızdır.
Jacques Bergier – Lanetli Kitaplar PDF indir Oku
Saint-Yves d’Alveydre bu buyruğa boyun eğdi. Bunun yanında, bir nüsha yıkımdan kurtuldu ve yayıncı Dorbon ağabey. 1909’da, bu tek nüshadan başlayarak bunu, çok sınırlı sayıda, yeniden bastı. Oysa, 1940’da Almanlar, Fransa’ya ve Paris’e geldiklerinde, buldukları bu baskının bütün nüshalarını yaktılar. 1897’de, yazar Stanislas de Guaita’nın mirasçıları, arşivlerini olduğu gibi, yazarın kara büyü hususunda yayınlanmamış dört elyazma-sını da yok etmek buyruğunu aldılar, yoksa cezası ölümdü. Buyruk yerine getirildi, bu elyazmalarından hiçbir şey kalmadı geriye. 1933’te, naziîer Almanya’da Gül-Haçlar üstüne Die Rosenkreu-zer, Zur Geschichte emer Reformation (1) kitabının nüshalarının hepsini yakıyorlar. 1970’de bu kitabın bir baskısı yeniden çıkıyor ama bu baskının gerçek kitaba benzer olduğunu hiçbir şey göstermiyor. Bu emsallari çoğaltabilirdim amar bu kitabın akışı içinde bunları yeterli sayıda bulacağız. Bu lânetli kitapların düşmanları kimdir? “Kara Cüppeliler” diyeceğim bir topluluğun varlığını düşünelim. Bütün Plan&te- yanlısı veya Planete – zıtı (2) konferanslarında, uğursuz görünüşlü bir karanlık bireyler takımını, hep aynı bireyleri görünce bu adlandırma düşüncesi kafama takıldı. Bu kara cüppelilerin uygarlık kadar eski olduklarını düşü nüyorum; üyeleri içinde Fransız yazarı Joseph de Mafstre’ı ve Rusya’nın Nicolas ll’si sayılabilir sanırım, Bence, bunların rolleri bilginin çok bi hayli hızlı ve çok geniş bir yayılışını, bizden önce gelen uygarlıkları yıkımlarına götüren yayılışı önlemektir. Bu uygarlıkların iziyle birlikte, bize, ilkesî bilginin korkunç tehlikeli olabildiğim ortaya atmağa dayanan bir gelenek kalmıştır, bence. Büyünün ve simyanın saklanış metotları, adeta, bu görüşle birleşir, Çağdaş bilimin, bugün, bizzat kendisini kimi zaman çok tehlikeli olduğunu kabul ettiği de görülebilir. College de France profesörü, Michel Magat, çağdaş silahlanmalarla alakalı ortak bir yapıtta {Flam-marîon) daha yakında zamanda şöyle diyordu: “Bütün bilimin lânetli olduğunu kabul etmek gerekir belki.
” Büyük Fransız matematikçisi A. Grothendıeck Survivre bülteninin son sayısında bilimin olası sonuçları hususunda şunu yazıyor: “Hele (1) Rozkruva -Güllühaç Tarikatı- (2) Planete (Gezegen), yazarın L Pauvvels ile kurduğu bir ayltk derginin adı. Çev. 8 KARA CÜPPELİLER gelecek on senelerda insanlığın (üç milyar insan, üç milyar yıllık biyoloJik evrim…) ortadan silinmesinin olasılığını düşünürseniz, bu anlaşılmayacak kadar korkunç şey, coşku verici kapsam olarak kesinlikle boş. ciddiye alınması öyleyse olanaksız bir kavramdır. Ücret artışları için, söz özgürlüğü için, üniversitede seçime karşı, kentsoyluluğa, içki düşkünlüğüne, ölüm cezasına, kansere, ırkçılığa karşı – gerektiğinde Vietnam savaşına veya kısaca savaşa karşı savaşıyoruz. Ya yeryüzünde yaşamın ortadan kaldırılışı? Bu herbirimizin anlayışını aşar, bir “gerçekleşemezedir. Bunun yanı sıra, bulabildiğimiz en karşı – etki olan bir konuya başvurarak kolay sonuçlar aramaktan huylanarak, aşağı yukarı bundan söz et yayınma her yolla engel olmanın gerektiği oranlarda ırkçılığı körükleyeceğini açıkladıler, öyleyse günümüzün bazı seçkin bilginlerinin “Kara Cüppeliler” sınıfına katıldığı bi hayli ryi görülecekti. Uydurma denen bilimlerde, seve seve bilimler – ötesi adını verdiklerimde olduğu kadar şaşmaz denen bilimlerde de bu açıklanmayacak kadar tehlikeli eldeki verilerin olduğu gerçekten görülmektedir. Ama pek uzun süredir tehlikeli bulguları içeren kitapların veya belgelerin yöntemfice yok edilişi, önceden veya tam yaymlanışları sırasında uygulandı. Bütün tarih boyunca bu böyle yürümüştür. İşte göstermeğe çalışacağımız budur. (1) İngiliz Bilim Geliştirme Derneği 9 1 TOTH KİTABI Ünlü İngiliz arkeolog, Sir Mortimer VVheeler, şöyle yazabildi. “ArkeoloJi bir bilim değil de bîr kangütmedir.” Hiçbir yerde, bu kesmleme romantik arkeologlarla klâsik arkeologların kıyasıya çarpıştıkları Mısır arkeoloJisi alanından daha gerçek değildir.
Klâsik arkeologlara göre, Mısır arkeoloJisi hiçbir sorun yaratmaz ve burada neolotikten daha ileri bîr uygarlık şekiline sürekli olarak bir geçiş, kesinlikle doğal biçimde gerçekleşen geçiş, görülür. Tersine romantik arkeologlar için, resmî arkeoloJi topluluğuna bağlı olmayan bağımsız araştırmacılar İçin de, Mısır’ın eskiliği çok daha mühimdir ve çözülmeyen sorunlar sanıldığından çok daha yüksekdır. Klâsik Mısır arkeoloJisinin bu düşmanları içinde, îkî adı, Renâ Schvvaller de Lubicz’le C. Dafy Kıng’ı seçeceğim. 1891 ‘de doğan ve 1961 ‘de ölen ilki, özellikle, Aor, Adam, î’homme rouge (piyasa dışı özel baskı, 1925); L’appel dıı fou [piyasa dışı öze baskı); Aor, sa vie, son oeuvre (Paris, Colombe Yayınlan, 1963); Le ror dû la th£ocratie pharaonîque (Paris, Flammcrion, 1961); Le mîracîe Ğgyptien (Paris, Flammarlon, 1963); Le temple de 1’homme, Apel du Sud â Louksor’u [Dervy’de depoda, Paris, 1957, 3 cilt); Marseiile’de Cahiers du Süd’lerde, hele 358. sayıdaki değişik yazılar gibi Propos sur ĞsotĞrlsme et symboEîsme’i (Paris, La Colombe, 1960) yazdı. Önce Matisse’in öğrencisi, ressam oldu. Büyük savaş sırasında, orduda kimyagerdi, kimveya onu simyaya götürdü. Böylelikle Gececiler Kardeşliği diye bir topluluk kurdu. Bilhassa Henri de R6gnierf Paul Fort, Andre Spire, Henri Barbusse, Vincent d’lndy, Antoine Bourdel, Fernand L6ger ve George Polti bu topluluğun içinde yer alıyordu, Bu topluluğun içinde, kapalı bir ezoterik kurul, Gizemci Tekrardo-ğuş Tarikatı Kardeşleri, batan uygarlıklarmki gibi belirli bir sayıda sorunu inceliyordu. Saint – Moritz’e, sonra Palma de MaJorque’a, ardından Loukson’a yerleşen Schvvaller de Lubfcz, Mısır’ın sırlarını inceledi.