Ali Şeriati – Dine Karşı Din PDF Oku indir
Ali Şeriati – Dine Karşı Din PDF Oku indir, e-kitap sitemizde Ali Şeriati – Dine Karşı Din kitabını araştırdık. Ayrıca Ali Şeriati tarafından kaleme alınan Ali Şeriati – Dine Karşı Din kitap özetinin yanı sıra, Ali Şeriati – Dine Karşı Din pdf oku, Ali Şeriati – Dine Karşı Din yandex, Ali Şeriati – Dine Karşı Din e-kitap pdf, Ali Şeriati – Dine Karşı Din PDF Drive, Ali Şeriati – Dine Karşı Din Epub gibi indirme linklerini de bulacaksınızdır.
Ali Şeriati – Dine Karşı Din PDF indir Oku
İlan edildiği gibi konuşmamın bu akşamki ve yarın akşamki konusu, “dine karşı din”dir. Şimdiye kadar dinin karşısında ‘küfr’ün olduğunu ve tarih boyunca savaşın din ile dinsizlik içinde gerçekleştiğini düşünen bizler için bu başlık ve ifadede bir müphemlik olması doğaldır. Dolayısıyla “dine karşı din” ifadesi enteresan, enteresan ve kabul edilemez bir ifade olarak görülebilir. Oysa ben, son haftalarda anladım ki -şimdiki kadar açık olmasa da, çok süredir böyle bir şey hissediyordum- tarih boyunca din, din ile savaşım vermiş ve düşündüğümüz gibi hiçbir zaman din, dinsizlik ile savaşmamıştır. Buradaki ‘tarih’ ifadesinden kastım, genelde kabul gören, medeniyetin ve yazının ortaya çıkışını değil; insan türünün yeryüzündeki toplumsal yaşamının başlamasını esas alan tarihtir. Zira yazının ortaya çıkışı 6 bin yıllık bir geçmişe sahipken, benim esas aldığım tarih, 30, 40 hatta 50 bin yıllık bir geçmişe sahiptir. Bu süre, arkeolojik, tarihî, jeolojik ve mitolojik araştırmalara göre değişikliklar arz etmektedir. Söz konusu bilimler aracılığıyla, ilk bireylerin yaşadıkları toplumsal değişim süreçleri, onların yaşam şekilleri ve inançları ile ilgili az da olsa bilgimiz mevcuttur. Efsaneler ve masallardan ibaret olan ilk zamanlarda olsun, tarihin ortaya çıkması ile birlikte daha kesin bilgilerin olduğu son haftalarda olsun, bütün bu zamanlarda hiçbir istisna olmaksızın din, dine karşı çıkmıştır. Neden? Çünkü tarih, dinin mevcut olmadığı bir zamandan söz etmediği gibi, dinsiz bir toplumun varlığına dair bir bilgiye de yer vermemektedir. Hiçbir millette, hiçbir zamanda, toplumsal değişimlerin hiçbir aşamasında ve hiçbir yerde dinsiz bir insan olmamıştır. Uygarlığın, düşüncenin ve felsefenin son haftalarda belli bir noktaya gelmesi ile birlikte, Allah’ı ve yeniden dirilmeyi kabul etmeyen kimselerle farklı zamanlarda karşılaşıyoruz. Lakin tarih boyunca bu kimseler, bir toplumsal tabaka, bir grup yahut bir topluluk haline gelememişlerdir. Alexis Carrel’in dile getirdiği gibi: “Tarihteki bütün toplumlarda, dinî bir yapı her zaman var olagelmiştir.”