PDF

Orhan Gökdemir – Redhack – Sanal Alemin Klavyeli Asileri PDF Oku indir

Orhan Gökdemir – Redhack – Sanal Alemin Klavyeli Asileri PDF Oku indir, e-kitap sitemizde Orhan Gökdemir – Redhack – Sanal Alemin Klavyeli Asileri kitabını araştırdık. Ayrıca Orhan Gökdemir tarafından kaleme alınan Orhan Gökdemir – Redhack – Sanal Alemin Klavyeli Asileri kitap özetinin yanı sıra, Orhan Gökdemir – Redhack – Sanal Alemin Klavyeli Asileri pdf oku, Orhan Gökdemir – Redhack – Sanal Alemin Klavyeli Asileri yandex, Orhan Gökdemir – Redhack – Sanal Alemin Klavyeli Asileri e-kitap pdf, Orhan Gökdemir – Redhack – Sanal Alemin Klavyeli Asileri PDF Drive, Orhan Gökdemir – Redhack – Sanal Alemin Klavyeli Asileri Epub gibi indirme linklerini de bulacaksınızdır.

Orhan Gökdemir – Redhack – Sanal Alemin Klavyeli Asileri PDF indir Oku

REDHACK MANİFESTOSU “Bak beyim, sana iki çift lafım var. Koskoca adamsın. Paran var, pulun var, her şeyin var. Binlerce kişi çalışıyor emrinde. Yakışır mı sana ekmekle oynamak? Yakışır mı bunca günahsızı, çoluğu çocuğu karda kışta sokağa atmak, aç bırakmak? Ama nasıl yakışmaz. Sen değil misin öz kızına bile acımayan, bir damlacık saadeti çok gören. Anlamıyor musun beyim, bu çocuklar birbirini seviyor. Ama ben boşuna konuşuyorum. Sevgiyi tanımayan adama sevgiyi anlatmaya çalışıyorum. Hıh. Sen büyük patron, milyarder, para babası, fabrikalar sahibi Saim Bey. Sen mi büyüksün? Hayır, ben büyüğüm, ben, Yaşar Usta. Sen benim yanımda bir hiçsin, anlıyor musun, bir hiç. Gözümde pul kadar bile değerin yok. Ama şunu iyi bil, ne oğluma ne de gelinime hiçbir şey yapamayacaksın.

Yıkamayacaksın, dağıtamayacaksın, mağlup edemeyeceksin bizi. Çünkü biz birbirimize parayla pulla değil, sevgiyle bağlıyız. Bizler birbirimizi seviyoruz. Biz bir aileyiz. Biz güzel bir aileyiz. Bunu yıkmaya senin gücün yeter mi sanıyorsun? Dokunma artık aileme. Dokunma çocuklarıma. Dokunma oğluma. Dokunma gelinime. Eğer onların kılına zarar gelirse ben, ömründe bir karıncayı bile incitmemiş olan ben, Yaşar Usta, hiç düşünmeden çeker vururum seni. Anlıyor musun? Vururum ve dönüp arkama bakmam bile.” (Münir Özkul’un ‘Bizim Aile’ filmindeki bir repliği) “Madem sonsuza dek yasayamayacağız, O vakit istediğimiz gibi yaşayacağız… Nush ile uslanmayanı etmeli tekdir, Tekdir ile uslanmayanın hakkı #RedHack’tir!” Bu kitabı yazmaya karar verdiğimde 2013 senesinin Ocak ayındaydık. Redhack YÖK’ü hacklemiş, ele geçirdiği belgeleri yayınlamaya başlamıştı. “Sindirilmiş” medya, tabiatı gereği “ dostlar alışverişte görsün” kıvamında yaklaşıyordu olaya. Bir yanım gazeteci olduğundan, bu tablo canımı daha fazla acıtıyordu.

Müdahale etmek gerekiyordu; çok bi hayli hızlı çalıştım. Yazıma başlama ile baskı aşaması içinde 15 gün mevcuttur. Bunu bunun yanı sıra bir “özeleştiri” olsun diye yazıyorum. Dostların eleştirdiği gibi kitapta olmaması gereken bazı tekrarlar var, kusurumdur. Yazmaya giriştiğimde, Redhack’e de e-mail aracılığıyla ulaşıp, bazı sorular yönelttim. Lakin, anlaşılabilir nedenlerle cevaplamak istemediler. “Mesafeli” durmak istiyorlardı, kendi açılarından haklıdırlar. Lakin bu kitabın yazılması gerekiyordu, acele etmekte de ben haklıyım. Hatasıyla, sevabıyla okuyucuya sunulmuştur. Genel hatlarıyla doğru bir iş meydana geldiğindan eminim. Bu kitabın ilk baskıları Gezi Direnişi’nin öngünlerinde yapıldı. YÖK eylemi tabi ki çok mühimydi. Lakin Redhack, Gezi Direnişi ile bir “level” daha atladı. Çarşı ile birlikte bu direnişin en mühim figürlerinden biri oldu. Varlığı, bilgisi ve birikimi ile direnenlere güç verdi, farklı zamanlarda imdada yetişti.

İktidarın sosyal platform operasyonları sırasında takındığı tutum, bu alanda baskıcı tutumun ne kadar zavallı bir girişim olduğunu ortaya koydu örneğin. Gezi Parkı protestosunda Twitter’da bazı Gezi eylemi hastag’lerinin incelendiği iddialarından sonra Redhack resmi Twitter hesabından “AKP twitter’a inceleme başlatacakmış. Yahu tüm twitleri biz attık, yüz binlerce insanın bilgisayarına girdik, garibanla uğraşma, buradayız;) RedHack’i RT eden, RedHack ile alakalı yazı yazan, Direnişi örgütleyen tüm hesaplar tarafımızca hacklenmistir! “ açıklaması yaptı. Açıklamanın ardından Twitter kullanıcıları #redhacktarafındanhacklendik hastag’ini tercih ederek Gezi Parkı eyleminde attıkları Tweet’lerin Redhack tarafından atıldığını açıkladı. Redhack’ın bu yolla kullanıcılara karşı hukuki işlem yapılmasının önünü kapatmış oldu. Böylelikle iktidarın sosyal platform hurucu başlamadan bitmişti. Sonra “iliştirilmiş medya”da Redhack’in attığı twit’lerin de izlendiği, IP adreslerinin bilgisine ulaşıldıği ve kısa bir zamanda Redhack’e operasyon yapılacağı haberleri üfürüldü “Emniyet kaynakları”na dayanarak. Emniyet Genel Müdürlüğü’nün internet sitesi de tam o günlerde hacklendi Redhack tarafından. Redhack, sitenin devre dışı kaldığını Twitter üzerinden “Çek fişi çek, topla topla topla ???? www.egm.gov.tr” “5 kişiyi öldürüp, 12 insanın gözünü çıkartıp 8 bin insanı yaralayıp, sonra rahat edebileceğini mi sanıyorsun? Çek fişi: egm.gov.tr” twit’iyle açıklamaldu. Pasaport işlemleri durdu, gümrük kapılarında uzun kuyruklar oluştu.

Redhack’e baskın yapmaya hazırlanan Emniyet, baskına uğramış, ağır kayıplar vermişti! Redhack sözcüleri biri 7 Haziran’da, diğeri 7 Ağustos’ta Halk TV’nin konuğu olarak iki uzun söyleşi yaptı. Kuşkusuz Redhack’in bilinmesi yönünden iki konuşmada mühimydi. Bu baskıya yalnızca olaylar durulduktan, hasar tespit çalışmaları yapıldıktan sonra yapılan 7 Ağustos konuşmasını aldım. Bazı bölümler TV kayıtlarındaki ses kesintileri sebebiyle anlaşılmıyordu. Söyleşinin doğası gereği yapılan tekrarları ayıkladım. Bunun dışında, imla değişikliklerinin ötesinde bir müdahale yapmamaya çalıştım. Metindeki başlıklar ise bana aittir. İçler acısı “sindirilmiş medya” tablosu Gezi Direnişi ile bir “intihar” eylemine dönüştü. 31 Mayıs’ta başlayan direniş, bir iki ufak TV kanalının dışında görmezden gelinmişti. Böylelikle sansürcü tavır, bir toplu intihar eylemine dönüşmüş oldu. Haliyle, Redhack’in 7 Haziran 2013 tarihli Halk TV konuşmasına damgasını vuran da bu intihar eylemi oldu. Şöyle değerlendiriyordu Redhack bu tabloyu: “…Birkaç farklı kanal üzerinden bu direnişin gerçek yüzü yansıtılmaya çalışıldı. Gerek kendi eylemlerimizi gerek direnişin gerçeklerini duyurmak için sipariş ettiğimiz penguen kostümlerinin parasını denkleyememiştik, tam zamanında haber yapmaya başladılar. Afili sloganları var, haberciliğe yetmediğini çok net bildiğimiz; “İlk bilen siz olun”, “Bizimle habersiz kalmayın”… Beylik sloganları vardı ama gördük ne olduğunu. Sadece biz de görmedik, tüm dünya basını da gördü.

Tahrir Meydanı’ndan, Libya’dan yayın yapsın diye harcırahla, yani aslında bizim paramızla görevlendirilen muhabirler nedense(!) kayıptılar. Aynı muhabir Tahrir’den yayın yaparken şahane adamdı ama memleketinde olan biteni göstermeye kalktığında aforoz ettiler. En ağır baskılarla karşı karşıya geldi bu insanlar. Redhack olarak Şemdinli’deki çatışmaları Agence France Press’ten öğrenmeye alışık olduğumuz için, Şemdinli bize Paris’in banliyösü gibi geliyor artık. Bu direniş, acı hadiseleri ve devlet terörüyle olduğu kadar mizahi yönüyle de hatırlanacak. Öyle güzel şeyler, farklı tepkiler koydu ki halk ortaya, bunlar da hatırlanacak… …Bakın, biz din eksenli bir grup değiliz. Marksist-Leninist bir örgütüz, bunu açıkça dile getiriyoruz. Devrimci pratikten gelmeyiz, 16 yıllık geçmişimiz içinde biz bu kadar dezenformatif bilginin yayıldığı, bireylerin bu kadar aleni bir biçimde karalandığı bir dönem hatırlamıyoruz. Aramızda yaş grubu saygınlığıyla 12 Eylül dönemini hatırlayan militanlarımız da var. Ama böyle bir gerçeklik yok, böyle bir baskı yok, böyle bir mağduriyet yok! Kalkıp “içki içtiler” deniliyor, hatta işi abartıp “toplu seks yaptılar”a getiren haber siteleri var. Bu nasıl bir vicdandır, bu nasıl bir insanlıktır, bu nasıl bir onur anlayışıdır, çok tartışılası bir noktada bugün?” Bu kitap işte böyle bir tablo karşısında yazıldı. Sürçü lisan ettikse affola! Bunun yanı sıra, kitabın ilk baskılarında kullanılan Redhack “fotoğrafı” RED belgeselini hazırlayan dostlara aittir. Bir “rakı” borcum var, ödeşiriz! Öyleyse şöyle bitirelim: “Herkese Merhabalar dostlar, yoldaşlar, canlar, ağaçların bölünmez bütünlüğünü savunanlar… Nasılsınız?”

Orhan Gökdemir – Redhack – Sanal Alemin Klavyeli Asileri PDF indir Tıklayın

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu