Şeref Bilsel & Kadir Aydemir – 2002 Şiir Yıllığı PDF Oku indir
Şeref Bilsel & Kadir Aydemir – 2002 Şiir Yıllığı PDF Oku indir, e-kitap sitemizde Şeref Bilsel & Kadir Aydemir – 2002 Şiir Yıllığı kitabını araştırdık. Ayrıca Kadir AydemirŞeref Bilsel tarafından kaleme alınan Şeref Bilsel & Kadir Aydemir – 2002 Şiir Yıllığı kitap özetinin yanı sıra, Şeref Bilsel & Kadir Aydemir – 2002 Şiir Yıllığı pdf oku, Şeref Bilsel & Kadir Aydemir – 2002 Şiir Yıllığı yandex, Şeref Bilsel & Kadir Aydemir – 2002 Şiir Yıllığı e-kitap pdf, Şeref Bilsel & Kadir Aydemir – 2002 Şiir Yıllığı PDF Drive, Şeref Bilsel & Kadir Aydemir – 2002 Şiir Yıllığı Epub gibi indirme linklerini de bulacaksınızdır.
Şeref Bilsel & Kadir Aydemir – 2002 Şiir Yıllığı PDF indir Oku
ŞAİR, AĞZIYLA KUŞ TUTANDIR! / Şeref Bilsel Bu dille -Türkiye Türkçesi- herkes sövebilir, dövebilir, ölüp öldürebilir. Yazarın başka olabilecekü ve mülkiyeti yoktur. Dilden başka gidecek yeri de yoktur. Şiir, yoksullukta bile çoğalmaya doğru parlayan bir kalp atışıysa, herkesin karşısında dil aynı imkânlarla durmuyor demektir. Dilin imkânlarıyla şairin donanımı içinde yakın bir ilişki mevcuttur. Dili dilin içinde düşünmek gerekir. Sözcüğün yapısal ve sessel ayrıntı kısmını düşünmek gerekir… Şiir canlılık vaat eden bir şeydir, konusu ölüm olsa bile. Şairle şiirin arasına kim girebilir ki? Hele ki şairle okur(u) arasına?. Antoloji, yıllık, cönk, seçki vb. kitaplar hazırlayanlar okurla şairin arasına girebiliyor. Unutulmuş şairler, gözden düşenler, görülmek istemeyenler… Bir kadının öldükten sonra doğurması ne hayret verici bir şeydir. Bizde şairlerin mühim bir kısmı böyle merasimlerle anılır. Şöyle demiştim: Şairler iki saf halinde kâğıdın önünde duruyor. Bir kısmı daha iyi görmek için ışığa koşarken, diğer bir kısmı ise daha iyi parlamakgörünmek için ışığa koşuyor: Ateşe koşan pervaneler ne için yaşıyor: Ateşin gücünü ışık yutarak hissetmek için mi? Öldükten sonra doğan şairleri var bu ülkenin.
Biz daha çok, yaşayanları aldık çünkü, ‘Yaşamak tehlikelidir, yaşayan ölür.’ Şiir, yaşayan olmak durumundadır. Yaşayan ve yaşatan. Nice kötü şiir, taşlara yazılmış olduğu halde, parçalanıp gitmiştir, zaman denen rüzgârın önünde. İçimizdeki zamanla dış zaman şiiri kapsama alanına almadığı sürece, bu böyle olacaktır. Zaman en büyük seçici ve eleştirmendir. Oysa şairin en büyük eleştirmeni süredir… Şiir süredir. Zaman ise şiir dışındaki her şey. Zaman kötü: Savaş haberleri, silaha karşı olduğu halde silah fabrikalarında çalışanlar, veresiye ip alıp kendini asanlar, bir bankaya kuyruk olanlar, haplarla vücutlarını onarmak isteyen insanlar… Yaşadığımız zamandan taşanlardır bunlar. Şair ne yapacak, yaşadığı zamana benzememek için kullandığı araçlar elinden alınmışsa? Posta kutularından mektup yerine yalnızca faturalar çıkıyorsa? Şair ne yapacak, kalbiyle girdiği yerden ayaklarıyla çıkmak zorunda bırakılmışsa? Bu kitabı oluşturmak için çok geniş bir alan tarandı. Şiirleri ayrı kaynaklardan beslenen -muhteva ve şekil olarak birbirine 6 benzemeyen- iki insan tarafından böyle bir hazırlığa girişilmiş olması bize hayli enteresan göründü… Böylelikle bir olgunun olaya dönüşme aşaması, iki ayrı uçtan incelenmiş oldu. Yeni olanaklar getirenler… Kendini ispatlamış (yanıtlamış) bir kısmıyla görüşmediğimiz, bir kısmıyla görülmek istemediğimiz bir çok şairin ‘şiirleriyle konuşmak’ daha manalı göründü bize. Aslolan şiirdi bizim için… Şiirlerin çoğunda çarpıcı dizeler var: Akıl almaz, yüz verilmez görüntüler, kulak verilmez sesler, kışkırtıcı sayıklamalar… Ahizeler arasına sıkışmış kafa kol muhabbetleri dışında, masaların altında birbirini parçalayan diz ilişkileri dışında, ilişkilerden git gide artan seslerin -sessizliklerin- de döküleceği bir nehir olsun istedik. Ve biz iki genç adam kendi ölçülerimizi taşırmadan tamamen özümüze dayanan bir beğeni nezaretinde bu şiirleri bir araya getirdik. Belki de gelecek birkaç yıl içinde -Dili ve şiiri vicdana çağıracak güçten ve merhametten yoksun olan- ülkemiz şiirinin ‘üleştirmenleri – bölüştürmenleri’ bilgisayarlara yükleyecekleri beğenileri eşliğinde antoloji ve yıllıkların hazırlanmasını makinenin sağduyusuna bırakacaklar… Kim bilir?. Şair, ağzıyla kuş tutandır! Eleştirmen, bu kuşun rengine, cinsiyetine bakar.
Bir kuşu eti için kesip yiyenlerin vay haline… Kuş kimin ağzındaysa o ağza göre öter. Hayatlar ve yaşama şekilleri birbirine benzedikçe, birbirinden beslendikçe, yazılan şiirler de adeta tek bir kalemden çıkıyormuş izlenimi veriyor. Hiçbir şey bırakıldığı yerde bulun(a)mıyor. Değişmek zorunda her şey: Şiir, şair, eleştirmen… Değişmek zorunda direnen ve diretilen de… Hayat, hayatta olmayanlara muhtaç ediyorsa bizi, bu değişim olumlu bir yönde gerçekleşmiyor demektir. Sevgililerimizi kırıyoruz, dostlarımızı kırıyoruz, aynaları kırıyoruz… Şiir için değer mi? 7 ŞİİR GÜNEŞTEN DAHA UZAK / Kadir Aydemir Şiir tarihimizde ilk kez böylesi bir çalışma gerçekleştiriliyor. İlk kez internet ortamında e-kitap formatında bir Şiir Yıllığı yayınlanıyor ve bu senelık ücretsiz olarak binlerce insana dağıtılıyor. Yine ilk defa iki genç yazar, birlikte şiir yıllığı hazırlıyorlar… Bir şiir yıllığı projesi önceleri hiç aklımızda yoktu. Bir gün karar verdik ve ‘farklı’ bir kitap hazırlığına giriştik. Matbu olarak yayına giren, hemen hemen 64 edebiyat-sanat dergisini ve kimi web sayfalarını taradık. Şiir beğeni ölçütlerimize sadık kalarak, titiz bir seçki oluşturmaya çalıştık. 159 şair yıllıkta yerini aldı. Gözden çıkartılan, görmezlikten gelinen, umursanmayan birden fazla şaire de açtık sayfalarımızı. Ölçütümüz hep aynıydı: İyi şiir. Anadolu’da yayına giren onlarca dergiye ulaştık, kimilerinden şiir seçemesek bile, onları özenle okuyup inceledik. Böyle kapsamlı araştırma, yapılması gereken bir şeydi bizce! Bu eksikliği bizim değil de eleştirmenlerimizin kapatması gerekiyor olsa bile… Bilindiği gibi ülkemizde ‘Antoloji Savaşları’ ünlüdur.
Kim bilir, bizim bu çalışmamıza da dudak bükenler, bu kitabı yetersiz bulanlar olabilir… Biz, değişik bir çalışma yaparak, yeni şairlere, genç şairlere biraz daha fazla yer vererek ve çeşitli renklerden bir araya gelen bir şiire ağırlık vermeye çalışarak bu senelığı yayına bir araya getirdik. Şiir yıllıkları, birden fazla sebepten ötürü ‘gergin’ kitaplardır. Yıllıklar yayınlandıktan sonra ortalık birbirine girer, o sene yıllıklarda yer alamayan yazarlar için dünya kararır, yazdıkları her şey anlamsızlaşır adeta. Oysaki şiir macerasıni bir yıllık asla sınırlayamaz; bir şiir yıllığı, bir şairi övüp, parlatıp, göklere de çıkartamaz. Şiir yıllıklarında yer almak bir onur kaynağı olamayacağı gibi olmamak da üzücü bir şey değildir. Aslolan yazılan şiirdir. Okur ve gelecek, o şiire en uygun değerini biçecektir. Yeni bir şiir yıllığında buluşmak üzere.
Şeref Bilsel & Kadir Aydemir – 2002 Şiir Yıllığı PDF indir Tıklayın