Tarihsel Gelişimi İçerisinde Contractus Sözleşme Kavramı ve Sözleşmesel Sorumluluk Ölçütleri PDF indir

Tarihsel Gelişimi İçerisinde Contractus Sözleşme Kavramı ve Sözleşmesel Sorumluluk Ölçütleri Kısa Özet

Yürürlükteki hukukumuz, Roma Hukuku tarafından konulmuş ve kurulmuş olan esaslara dayanmaktadır ve bu esasları öğrenmeden de günümüz hukukunu öğrenmek olabilecek değildir. Roma hukuku tarafından geliştirilen ve evrensel nitelik kazanan özel hukuk kavramları (anlaşma, haksız fiil, zarar, kusur gibi) ve hukukun genel ilkeleri (iyiniyetin korun-ması, hakkaniyet, adalet, ahde vefa, fayda ilkesi gibi), fakat Roma Hukuku öğrenimi yoluyla yerleşebilir. Bu çalışmada, günümüz özel hukukunun en mühim borç kaynaklarından birisi olan anlaşma (contractus) kavramı ve bu kavramın Romalı hukukçular tarafından iyiniyet (bonafides), hakkaniyet (aequitas), adalet (iustitia), güven (fides) gibi hukukun değerleriyle şekillendirilerek nasıl bir gelişim aşaması geçirdiği ele alınmıştır.

Hukuk, Roma Devleti`nde somut olaylar yoluyla gelişmiş ve Romalı hukukçular somut olaydaki hakkın ne olduğunu saptamışlardır. Bu konunun en net açıklamalarından birisine Ulpianus`un metninde (D. 1.1.1.pr.-1) rastlamaktayız:

“Hukuk öğrenimi gören herkes, önce ius (hukuk) kelimesinin nereden geldiğini bilmelidir. Ius adalet kelimesinden gelir. Çünkü, Celsus`un ustalıkla tanımladığı gibi hukuk, iyinin ve hakkaniyetin sanatıdır. 1. Bundan dolayı bir kimse bize rahip diyebilir, çünkü biz adalete tapmaktayız. Amacımız, iyinin ve hakkın ne olduğunu araştırmak, haklıyı haksızdan ayırmak, izin verileni verilmeyenden ayırmaktır. Bu işi, insanları yalnızca suç korkusuyla değil, bunun yanı sıra mükâfatla da doğru yola getirerek yaparız…”

Roma hukukunu müthiş kılan ve şimdilerde hâlâ yaşamasını sağlayan da Romalı hukukçuların somut olay çözümleridir. Romalı hukukçular, adalet ve adaletli hukuk düşüncesini somut olay çözümleriyle pratik hayata aktarmışlardır. Çünkü, pratik hukuk, meşruluğunu adaletten alır. Hukukun değerlerinden en mühimsini ve gerçekleşmediğinde de insanın içini en fazla acıtanını adalet oluşturur. Adalet, hukuk önünde bireylerin eşitliğidir. İnsanın aklı ve yüreği adaletin gerçekleşmesini ister. Hukuk adaletten gelir ve adalet insanları birleştirebilir. Cicero`ya göre adalet, “halkın yararı için herkesin hakkını verme onurunun muhafaza edilmesina ilişkin niyete sahip olmaktır”.

Tarihsel Gelişimi İçerisinde Contractus Sözleşme Kavramı ve Sözleşmesel Sorumluluk Ölçütleri PdF indirmek için Tıklayın