Alper Görmüş – İmaj ve Hakikat PDF Oku indir
Alper Görmüş – İmaj ve Hakikat PDF Oku indir, e-kitap sitemizde Alper Görmüş – İmaj ve Hakikat kitabını araştırdık. Ayrıca Alper Görmüş tarafından kaleme alınan Alper Görmüş – İmaj ve Hakikat kitap özetinin yanı sıra, Alper Görmüş – İmaj ve Hakikat pdf oku, Alper Görmüş – İmaj ve Hakikat yandex, Alper Görmüş – İmaj ve Hakikat e-kitap pdf, Alper Görmüş – İmaj ve Hakikat PDF Drive, Alper Görmüş – İmaj ve Hakikat Epub gibi indirme linklerini de bulacaksınızdır.
Alper Görmüş – İmaj ve Hakikat PDF indir Oku
2003-2005 ARASINDA TÜRK SİLAHLI Kuvvetleri’nde Deniz Kuvvetleri Komutanı olarak görev yapan Oramiral Özden Örnek’in binlerce sayfadan bir araya gelen “anılar”ı genel yayın yönetmeni olduğum Nokta dergisine 2007 Şubat’ının ilk haftasında ulaştı. İlk satırları Örnek’in askeri lise senelerına (1957) uzanan ve binlerce sayfadan bir araya gelen bu çok parçalı metni “bi hayli hızlı okuma tekniği”yle gözden geçirdiğimde, bunların dergiye hangi yönüyle yansıtılması gerektiği hususunda en ufak bir tereddüt bile duymadım: Hiç şüphesiz, Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek’in 2003-2004 zamanında öteki kuvvet komutanlarıyla birlikte planladıklarını anlattığı darbe girişimleri üzerinde odaklanacak, onun dışındaki her şeyi bir kenara bırakacaktık. Yönetici dostlarımla ortaklaşa aldığımız karar ışığında ben bu ayıklamayı ve gerekli editoryal çalışmayı yapmak üzere birkaç haftalığına eve kapandım. Yaptığım, bir ayıklama ve öne çıkarma çalışmasıydı ama ayıklamak zorunda kaldığım bazı bilgiler, bir gazeteci olarak bende enteresan bir hüzne yol açıyordu. O günlerdeki ruh halim, karşı karşıya geldiğı hazineden, önceden verdiği söz ışığında seçme yapmak zorunda kalan bir defineciyi andırıyordu. Lakin gazetecilik yönünden doğru olan buydu, yapmak zorundaydım ve yaptım da: Nokta’nın 29 Mart 2007’de piyasaya çıkan 22. sayısında “anılar”a tam 47 sayfa ayrılmıştı ve bu 47 sayfanın tamamında yalnızca Sarıkız ve Ayışığı darbe girişimleri anlatılıyordu. O günlerde, gark olduğum gazeteci hüznünü biraz olsun gideren iki şey vardı. Birincisi, verdiğimiz ayıklama ve öne çıkarma kararının doğru olduğuna dair inançtı. İkincisi de, Nokta’nın sonraki sayılarında, ayıkladığımız bölümleri birer birer yayımlama ümidiydi. Ne var ki bu ümit gerçekleşemedi. Nokta dergisi, önce askeri mahkeme kararıyla basıldı, bundan birkaç hafta sonra da imtiyaz sahibinin kararıyla kapatıldı. O günden bu yana, “hazine”nin dergide yayımlayamadığımız fakat kamusal önemi büyük öteki bölümlerini kitap haline getirmeyi aklımdan hiç çıkarmadım. Biraz geç oldu ama, o an nihayet geldi işte…
